Boşanma süreçlerinin belki de en çok tartışılan, tarafları en çok geren ve üzerine en çok şehir efsanesi üretilen konusuyla karşınızdayız: Süresiz Nafaka. Bir sabah uyandığınızda, yıllar önce boşandığınız eşinize hala ödeme yaptığınızı görmek veya geçim sıkıntısı çekerken nafakanızın kesilme korkusuyla yaşamak... Her iki taraf için de psikolojik ve ekonomik yükü ağır bir süreçtir. "Ömür boyu nafaka mı olur?" sorusu, 2026 yılında da hukuk gündeminin en sıcak maddelerinden biri olmaya devam ediyor. Ancak endişeye kapılmayın; hukuki kavramlar karmaşık görünse de, haklarınızı bildiğinizde tünelin ucundaki ışığı görmek mümkündür.

Türk Medeni Kanunu'nda yer alan "yoksulluk nafakası" kavramı, halk arasında bilinen adıyla süresiz nafaka, aslında sandığınız kadar "dokunulmaz" bir yapı değildir. Kanun koyucunun amacı, boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek tarafı korumaktır, ancak bu koruma, diğer tarafı ömür boyu cezalandırmak anlamına gelmez. Peki, 2026 yılı itibarıyla Yargıtay uygulamaları ne yönde değişti? Hangi durumlarda nafaka kaldırılır? Hukuki Zeka ekibi olarak, bu karmaşık konuyu sizin için sadeleştirdik ve çözüm yollarını derledik.

Süresiz Nafaka Nedir? Hukuki Temeli ve Mantığı

Hukuk dilinde "Süresiz Nafaka" olarak bilinen kavram, esasen Türk Medeni Kanunu'nun 175. maddesinde düzenlenen Yoksulluk Nafakasıdır. Kanun maddesi oldukça açıktır: "Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir."

Buradaki "süresiz" ifadesi, kamuoyunda sıklıkla yanlış anlaşılmaktadır. Süresiz demek, "ölene kadar ne olursa olsun ödenecek" demek değildir. Bu ifade, hakimin nafakaya hükmederken belirli bir bitiş tarihi (örneğin 5 yıl sonra bitsin gibi) koymak zorunda olmadığını belirtir. Ancak şartlar değiştiğinde bu nafakanın kaldırılması veya azaltılması her zaman mümkündür.

Yoksulluk Nafakasının Bağlanma Şartları (2026)

Bir mahkemenin süresiz nafakaya hükmedebilmesi için dört temel şartın aynı anda gerçekleşmesi gerekir. Eğer şu anda devam eden bir çekişmeli boşanma davanız varsa, bu kriterlere çok dikkat etmelisiniz:

Süresiz Nafaka Ne Zaman Sona Erer?

Nafaka borçlularının en büyük kabusu, bu borcun asla bitmeyeceği düşüncesidir. Oysa Türk Medeni Kanunu, nafakanın sona ermesi için belirli durumları açıkça saymıştır. Bu durumlar "Kendiliğinden Sona Erme" ve "Mahkeme Kararıyla Sona Erme" olarak ikiye ayrılır.

1. Kendiliğinden Sona Erme Halleri

Bu durumlarda ayrıca bir dava açmaya gerek yoktur, durumun gerçekleşmesiyle nafaka yükümlülüğü otomatik olarak kalkar:

• Yeniden Evlenme: Nafaka alacaklısı olan eski eş yeniden evlenirse, nafaka kendiliğinden düşer.
• Ölüm: Taraflardan birinin (nafaka veren veya alan) vefat etmesi durumunda nafaka borcu sona erer. Nafaka borcu mirasçılara geçmez.

2. Mahkeme Kararıyla Kaldırılması Gereken Haller

Aşağıdaki durumların varlığı halinde, nafaka borçlusu (ödeyen taraf) Aile Mahkemesi'ne başvurarak nafakanın kaldırılmasını talep etmelidir. Sistemimiz üzerinden oluşturabileceğiniz dilekçelerle bu süreci başlatabilirsiniz.

a) Fiilen Evli Gibi Yaşama

Nafaka alan taraf, resmi nikah yapmaksızın bir başkasıyla "karı-koca hayatı" yaşıyorsa, nafaka mahkeme kararıyla iptal edilir. Bu durumun ispatı (tanık, sosyal medya kayıtları, ikametgah vb.) nafaka borçlusuna aittir.

b) Yoksulluğun Ortadan Kalkması

Nafaka alan taraf işe girerse, mirasa konarsa veya piyangodan para çıkarsa ne olur? Eğer kişinin eline geçen gelir, onu yoksulluktan kurtaracak seviyedeyse nafaka kaldırılabilir. Ancak 2026 yılı Yargıtay kriterlerine göre, sadece asgari ücretle işe girmek her zaman nafakayı tamamen kaldırmayabilir, bazen sadece miktarının azaltılmasına karar verilebilir.

c) Haysiyetsiz Hayat Sürme

Nafaka alacaklısının toplumun genel ahlak kurallarına aykırı, haysiyetsiz bir yaşam sürdüğünün kanıtlanması durumunda da nafaka kesilebilir.

2026 Yılında Yargıtay'ın Süresiz Nafaka Bakışı

Son yıllarda Yargıtay Hukuk Genel Kurulu ve ilgili daireler, "hakkaniyet" ilkesine daha fazla vurgu yapmaktadır. Özellikle kısa süren evliliklerde (örneğin 1 yıl veya daha az) ömür boyu nafaka ödenmesi, hukuka ve vicdana aykırı bulunabilmektedir.

2026 yılında hakimler, nafaka kararı verirken şu kriterleri daha sıkı incelemektedir:

• Evliliğin süresi,
• Kadının (veya nafaka alacaklısının) yaşı ve yeniden iş bulma ihtimali,
• Müşterek çocuk olup olmadığı,
• Tarafların eğitim durumları.

Bu nedenle, eğer kısa süreli bir evlilik yaptıysanız ve yıllardır nafaka ödüyorsanız, "koşulların değişmesi" veya "hakkaniyet" ilkesine dayanarak nafakanın kaldırılması veya azaltılması davası açma şansınız olabilir.

Nafaka Yükümlülüğünden Kurtulmak İçin Ne Yapılmalı?

Nafaka ödemek sizi mali açıdan zorluyorsa veya karşı tarafın artık nafakaya ihtiyacı kalmadığını düşünüyorsanız, izlemeniz gereken hukuki yol haritası şöyledir:

1. Anlaşma Yolu (Protokol)

En temiz ve hızlı yol, tarafların anlaşmasıdır. Eski eşinize toplu bir ödeme yaparak veya belirli bir mal varlığını devrederek nafaka hakkından feragat etmesini sağlayabilirsiniz. Bu durumda, sağlam bir protokol veya feragat sözleşmesi hazırlamanız gerekir.

2. Nafaka Kaldırma veya Azaltma Davası

Anlaşma sağlanamazsa, Aile Mahkemesi'nde dava açmanız gerekir. Bu davada:

• Kendi gelirinizin düştüğünü (işten çıkma, iflas, hastalık vb.),
• Veya karşı tarafın gelirinin arttığını (işe girme, miras vb.),
• Veya karşı tarafın haysiyetsiz yaşadığını/evli gibi yaşadığını ispatlamalısınız.

Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

Sonuç: Hukuki Desteği Göz Ardı Etmeyin

Süresiz nafaka, her ne kadar korkutucu bir kavram gibi dursa da, 2026 hukuk sisteminde hakkaniyet dengesi gözetilmeye çalışılmaktadır. Nafakanın bir "ceza" değil, "sosyal bir destek" olduğunu unutmamak gerekir. Ancak bu desteğin suistimal edildiği durumlarda kanun sizin yanınızdadır. Önemli olan, durumunuzu doğru tespit etmek, delillerinizi toplamak ve doğru hukuki argümanlarla mahkemeye başvurmaktır. Hukuki Zeka olarak, bu süreçte ihtiyacınız olan tüm dilekçe ve rehberlik desteğini sunmaya hazırız.